Ramazan, Hicrî takvime göre 9. ay ve İslam dininin inancına göre Muhammed’e Kur’an ayetlerinin inmeye başladığı, aynı zamanda Müslümanlarca oruç tutulmaya başlanılan aydır.
Bu ayda oruç tutmak İslam’ın beş şartından biridir. Ayın hilal görünümünün ilk görülüşünden itibaren 29 veya 30 gün boyunca Ramazanın sürdüğü hadislerden alıntılanarak hesaplanmıştır.
Ramazan, “Ramaza” (çok sıcak olma) kökünden gelir. Bunun nedeni muhtemelen Ramazan orucu ibadeti ilk uygulanmaya başlandığında yaz aylarına tekabül ediyor olmasıdır. Yine Sevan Nişanyan’ın verdiği bilgilere göre Ramazan, İslam öncesi Arap ay takviminde Temmuz-Ağustos aylarına verilen isimdir. Bu takvimde aylar 12+1 sistemi (3 yılda bir ilave edilen 1 ay) sayesinde en fazla 30 günlük kaymalarla yılın aynı zamanlarında yaşanmaktaydı.
Günümüzde Ramazan ayının zamanı Ömer’in halifeliği zamanında düzenlenen Hicri takvim’e göre belirlenmiş. Hicri Takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar, miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bunun sonucu olarak Ramazan ayı her sene miladi takvimde öne kayar.
Yaklaşık olarak her 32 senede bir, Ramazan ayı aynı tarihlere denk gelir.
Müslümanlara Kur’an’ın ilk ayetlerinin vahyedildiği Kadir Gecesi bu ayın içindedir.
Hangi gün olduğu bilinmemekle birlikte Ramazan ayının 27. gecesi Kadir Gecesi olarak kabul edilir. Kadir gecesi ile ilgili Kur’an’ın 97. süresi olan Kadir Suresinin ilk üç ayetinde Şüphesiz, biz O’nu Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır denmektedir.
Ramazan orucunun tutulduğu bu ay boyunca gündoğumundan önceki alacakaranlık ile günbatımından sonraki alacakaranlık arasında yemek-içmek ve cinsel ilişkide bulunmak Müslümanlara yasak kılınmıştır.
Mükellef olan Müslümanların Ramazan orucunu tutması farzdır.
Bakara Suresi’ne göre Kur’an’ın İslam peygamberi Muhammed’e gönderilmesi Ramazan ayında başlamıştır ve bu ay içinde “oruç” tutmak müslümanlara emredilmiştir. İlgili ayet şöyledir:
O Ramazan ayı ki irşad için, hak ile batılı ayırt eden, hidayet ve deliller halinde bulunan Kur’an onda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun. Kim de hasta veya yolculukta ise tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin. Allah size kolaylık diliyor, zorluk dilemiyor. Bir de o sayıyı tamamlamanızı ve size gösterdiği doğru yol üzere kendisini yüceltmenizi istiyor. Umulur ki, şükredesiniz! (Bakara 185)
Ramazan ayında oruç tutanların imsak saati yani sabah namazı vakti girmeden önce belirli saatte yedikleri yemeğe ve bu yemeğin yendiği zaman aralığına sahur denir.
Gün sonunda akşam ezanı okununca orucun açılmasına ve bu esnada yenen yemeğe iftar denir.
Dostlukların sevgi ile beslendiği
bu Mübarek Ramazan ayında
gönlünün sevgi ile dolup tasmasını dilerim…
Ramazan Ayında Kalpler imanla,
Eller Gökyüzünde Duayla Huzurla Geçmelidi.
Hoş geldin Ey Şehri Ramazan
_________________________________________________________
Ramazan Bayramı ya da Şeker Bayramı, İslam aleminde, oruç tutma ayı olan Ramazan’ın ardından üç gün boyunca kutlanan dinî bir bayram. Hicri takvime göre onuncu ay olan Şevval ayının ilk üç gününde kutlanır. Bayramdan bir önceki gün, Ramazan ayının son günü olan arifedir.
Hicri takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar güneş temelli miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bu nedenle Ramazan Bayramı her sene bir önceki seneden 11-12 gün daha erken kutlanır. Yaklaşık olarak her 33 senede bir Ramazan Bayramı aynı günlere tekabül eder.
Ramazan Bayramı: Bayram Ramazan ayının sonunda kutlandığı için bu isimle anılır. Ramazan kelimesi Arapça bir sözcük olan ramaḍ (‘kuru sıcak’) kökünden gelir. Bunun nedeni muhtemelen Ramazan orucu ibadeti ilk uygulanmaya başlandığında yaz aylarına tekabül ediyor olmasıdır.
Şeker Bayramı: Bayramın Osmanlı dönemindeki adı olan “Iyd-ı Fıtır” isminden Türkçeleştirilmişidir. Iyd bayram demektir. Fıtır ise fıtır sadakası ya da fitre olarak bilinen oruç tutamayacak durumdaki Müslümanların verdiği sadakadır. Şükür sadakası olarak da bilinir. Bir teoriye göre bu “şükür” kelimesi zamanla “şeker”e dönüşmüştür. Bir başka teoriye göre ise Şeker Bayramı adı, Ramazan Bayramı’nda hurma ve şekerleme yeme geleneğine dayanır.
Adlandırma sorunu
Ramazan Bayramı ve Şeker Bayramı adlandırmaları, Türkiye’de politik zemine kaymış bir tartışma konusudur. Ramazan Bayramı adını savunanlar, Şeker Bayramı adını, bayramın dini vurgusundan uzak olduğu gerekçesiyle tercih etmezler. Şeker ifadesini savunanlar ise bu ismin dayatılarak değil tarihi adlardan evrilerek günümüze geldiğini, bayramın Ramazan ayında değil Şevval ayında başladığını söyleyerek, ramazan adını dindarlaşmaya yönelik bir dayatma olarak görür.
Ramazan Bayramı, Hicret’in ikinci yılından sonra kutlanmaya başlandı. Bu bayramda yapılması gereken tüm törenler ve ibadetler Hz.Muhammed Peygamberimiz tarafından düzenlendi.
İlk ramazan bayramıyla ilgili işlemler de onun tarafından yapıldı.
Ramazan Bayramı, Ramazan ayı boyunca tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder.
Ramazan Bayramı’nın ilk günü aynı zamanda Şevval ayının birinci günüdür ve bu günde oruç tutulmaz.
Ramazan Bayramı’nın ilk gününde camilerde bayram namazı kılınır. Bayram namazını genellikle erkekler kılar. Bayram namazından sonra ise hutbe okunur. Bayram boyunca müslümanlar eş, dost, akraba ziyaretleriyle birbirlerinin bayramını kutlarlar. Bu ziyaretler esnasında genellikle kolonya, tatlı ve şekerlemeler ikram edilir.
Bayramda bakımlı ve temiz olmak adettendir.
Herkes en yeni kıyafetlerini giymeye çalışır. Ramazan bayramında çocuklara ailelerin bütçesi elverdiğince yeni kıyafetler alınır. Bazı büyükler ellerini öpen çocuklara hediye veya harçlık verirler. Çocuklar ufak gruplar halinde kapı kapı dolaşarak şekerleme toplarlar.
Müslümanlar zekat görevini bu bayramda yerine getirirler
Raziye ÇAKIR