“Tecrübe, Davanın Taşıdığı Gizli Güçtür”

Hayatta her şeyin bir bedeli vardır, ancak bazı şeyler para ile satın alınamaz. Tecrübe, bu satın alınamayan değerlerin başında gelir. Zira tecrübe, sadece zamanla, emekle, sabırla ve mücadeleyle kazanılır. O birikimdir, bir davanın zorlu yollarında karşılaşılan her engelin, çekilen her sıkıntının, alınan her dersin sonucudur. BULTÜRK olarak 35 yıllık bir tecrübenin izini taşıyoruz. Bu sadece bir sürenin değil, bir mücadelenin hikâyesidir.
Tecrübe, bir dava için en güçlü rehberdir. Bizim davamız, Bulgaristan Türkleri’nin kültürünü, kimliğini ve haklarını koruma davasıdır. Bu dava, bir gecede oluşmadı. 35 yıl boyunca acı tatlı ne yaşandıysa, o birikim bugünkü güçlü yapımızı oluşturdu. Eğer fazlası olan varsa, onları dinlemeye ve tecrübelerimizi karşılaştırmaya hazırız. Çünkü tecrübe, kibir değil, bilgeliğin getirdiği bir sorumluluktur.
Tecrübe Satın Alınamaz: Bir Davanın İnşası
Tecrübeyi hiçbir para satın alamaz. Çünkü tecrübe, sahada kazanılan bir değerdir. İster bireysel ister toplumsal olsun, bir mücadeleyi anlamak için onu yaşamak gerekir. Biz 35 yıl boyunca Bulgaristan Türkleri’nin zorluklarla dolu hikâyesine tanıklık ettik. Göçlerin acısını, asimilasyon politikalarının ağırlığını, dilimiz ve kültürümüz üzerindeki baskıları yaşadık. Bu süreçte öğrendiğimiz her şey, bugün bize bir yol haritası çiziyor.
Bir dava sahibi olmak, o davanın tecrübelerine dayanır. Bu tecrübe, sadece geçmişten ders almakla kalmaz; geleceğe yönelik stratejiler geliştirmeyi de sağlar. Biz, bugün ulaştığımız noktaya sadece bilgiyle değil, bu tecrübenin verdiği güvenle geldik.
Fazlası Olan Varsa Gelsin: Tecrübenin Kapısı Açık
BULTÜRK olarak, 35 yıllık tecrübemizi her zaman paylaşıma açığız. Ancak bu paylaşım, bilgiçlik taslayan bir akıl verme çabası değil, karşılıklı bir öğrenme süreci olmalıdır. Çünkü tecrübe, tek başına bir iddia değil, bir sorumluluk gerektirir.
Bu yolda fazlası olan varsa, onları dinlemeye hazırız. Ancak tecrübe, sadece sözle gösterilen bir şey değildir; sahada, gerçek hayatta kendini belli eder. Bir dava için kim daha çok emek verdiyse, kimin sırtında bu davanın ağırlığı varsa, tecrübe oradadır.
Tecrübenin Getirdiği Sorumluluk
BULTÜRK’ün 35 yıllık tecrübesi, sadece bir birikim değil, aynı zamanda büyük bir sorumluluktur. Bu sorumluluk:
1. Geçmişi Unutmamak:
Tecrübemizin temelinde, geçmişte yaşanan acılar, zorluklar ve direnişler vardır. Bu geçmiş, bize kim olduğumuzu ve neden mücadele ettiğimizi hatırlatır.
2. Bugünü Yönetmek:
Tecrübe, yalnızca geçmişle sınırlı değildir. Bugünün sorunlarını çözmek için de rehberlik eder. 35 yıllık tecrübemizle, bugün karşılaştığımız sorunlara daha bilinçli ve etkili çözümler üretebiliyoruz.
3. Geleceğe Işık Tutmak:
Tecrübe, geleceği şekillendiren bir pusuladır. Genç nesillere, bu tecrübeyi aktarmak, onların bu mücadeleyi daha ileriye taşımalarını sağlar.
Tecrübe ve Yeni Fikirlerin Dengesi
Tecrübe, durağan bir yapı değildir. Onu sürekli yenilemek, genç fikirlerle ve yeni bakış açılarıyla beslemek gerekir. Ancak burada önemli olan, tecrübenin değerini küçümsemeden hareket etmektir. Yeni fikirler önemlidir, ama tecrübeye dayanmayan fikirler çoğu zaman yetersiz kalır.
BULTÜRK olarak biz, gençlerin enerjisini ve tecrübemizin ağırlığını bir araya getirebileceğimiz bir denge kurmaya çalışıyoruz. Çünkü gerçek başarı, bu ikisinin uyumunda saklıdır.
Tecrübenin Önemi: Davamızın Güvencesi
Tecrübe, bir dava için en büyük güvence ve en sağlam temeldir. BULTÜRK’ün 35 yıllık tecrübesi, yalnızca bizim değil, Bulgaristan Türkleri’nin ortak birikimidir. Bu tecrübe, bize her zaman şu gerçeği hatırlatır:
Sabır olmadan başarı gelmez.
Zorluklar olmadan tecrübe kazanılmaz.
Tecrübe olmadan bir dava sürdürülemez.
Son Söz: Tecrübemize Saygı, Geleceğimize Güvence
Bugün BULTÜRK olarak, 35 yılın bize kattığı değerlerle yolumuza devam ediyoruz. Bu tecrübeyi anlamak, onunla birlikte hareket etmek isteyen herkesle iş birliğine açığız. Ancak unutulmaması gereken bir şey var: Tecrübe satın alınamaz. O, sabırla, emekle ve zamanla kazanılır. Eğer fazlası olan varsa, gelsin ve paylaşalım. Ama unutmadan; tecrübenin dilini bilmeden bu davanın içinde yürümek mümkün değildir.
Tecrübe, bir davanın kalbidir. Ve biz, o kalbi her zaman koruyacağız.

Rafet Ulutürk
BULTÜRK Genel Başkanı


++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Tecrübe

Bu dünya zenginliklerle dolu,
Altın, gümüş, nice dolu çuval,
Ama bir şey var ki paha biçilemez,
Tecrübedir adı, her şeyden kıymetli kal.

Yılların izidir, yolların taşı,
Sabırla yoğrulmuş, emekle başı.
BULTÜRK diyor ki: “Bizim davamız var,
Otuz beş yılın tecrübesi, bize yeter karar.”

Satın alınmaz, öyle kolayca,
Ne parayla ne de yüksek taçla.
Yaşanır, öğrenilir zorluklarla,
Hakikati bulur insan çabayla.

Soruyorsan nedir bizim hazinemiz?
Bir davaya adanmış koca bir yüreğimiz.
Gel, sen de katıl bu tecrübeye,
Ama anla önce, saygıyla, derinle.

Biz sabırla büyüttük bu çınarı,
Rüzgârla sarsılsa da kökü kararlı.
Tecrübe der ki: “Zaman en büyük hazine,”
Ve biz diyoruz ki, “Gel, anla bizi de.”

Eğer fazlası olan varsa, buyursun,
Ama tecrübenin dilini bilsin, duysun.
BULTÜRK’ün yüreği bu davada atar,
Tecrübe bizimle, geleceğe uzar.


Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

twenty − 8 =