BULTÜRK Derneği’nin “Bulgaristan’da Kültürel Soykırımın 40. Yılı Anma ve Fotoğraf Sergisi” kapsamında Bayrampaşa Kaymakamı Abdullah Çiftçi, yaptığı konuşmada Türkiye’nin gücünün yalnızca bir ülke için değil, tüm Türk dünyası ve dünya barışı için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti.
Kaymakam Çiftçi, konuşmasında şunları vurguladı:
“Türkiye güçlü oldukça sadece kendi vatandaşları için değil, dünyanın dört bir yanındaki Türkler ve mazlum milletler için de bir güvence olur. Türk milletinin tarihi, zor zamanlarda dayanışma ve liderlik etme rolünü üstlendiğini defalarca göstermiştir. Bu nedenle güçlü bir Türkiye, hem bölgemiz hem de dünya için istikrar demektir.”
Türkiye’nin Gücü: Tarihsel ve Kültürel Bir Miras
Türkiye, tarih boyunca sadece bir coğrafya değil, bir medeniyet merkezi olarak varlık göstermiştir. Osmanlı’dan miras alınan çok kültürlülük, hoşgörü ve liderlik ruhu, Türkiye’yi dünya sahnesinde özel bir yere koymaktadır. Kaymakam Abdullah Çiftçi, Türkiye’nin bu tarihî mirasın gücüyle bugün de uluslararası arenada önemli bir rol oynadığını ifade etti.
“Tarih, bize güçlü olmanın sadece bir tercih değil, aynı zamanda bir zorunluluk olduğunu öğretiyor. Türkiye, güçlü bir ekonomi, kararlı bir dış politika ve sağlam bir kültürel duruş ile hem kendi milletine hem de dünyaya ilham kaynağı olmaya devam etmelidir.”
Türk Dünyası İçin Güçlü Türkiye’nin Önemi
Kaymakam Çiftçi’nin konuşmasının merkezinde, Türkiye’nin güçlü olmasının Türk dünyası üzerindeki etkileri yer aldı. Türk dünyasıyla olan tarihi bağların güçlenmesi ve bu bağların ekonomik, kültürel ve siyasi ortaklıklarla daha da ileri taşınması gerektiğini belirtti.
“Türk dünyası, ortak bir tarihe, dile ve kültüre sahip milyonlarca insanı barındırıyor. Ancak bu coğrafyanın istikrarı ve refahı için Türkiye’nin güçlü olması şart. Türkiye, bu gücüyle Türk dünyasına yol gösterecek ve onları bir arada tutacaktır.”
Kaymakam Çiftçi’nin bu mesajı, yalnızca geçmişin bir değerlendirmesi değil, aynı zamanda geleceğe dair bir yol haritası niteliğindeydi. Türkiye’nin liderliğinde Türk dünyası, bölgesel bir güç olmaktan çıkıp küresel bir oyuncu haline gelebilir.
Güçlü Türkiye, Dünyada Huzur ve Güvenlik İçin Önemli
Kaymakam Çiftçi, konuşmasında Türkiye’nin gücünün sadece Türk dünyası için değil, dünya barışı ve güvenliği için de bir zorunluluk olduğunu ifade etti. Bölgesel krizlerin çözümünde Türkiye’nin oynadığı aktif role dikkat çekerken, Türkiye’nin bu gücü artırmasının yalnızca kendi sınırlarını değil, küresel dengeyi de olumlu etkilediğini belirtti.
“Bugün dünyanın birçok bölgesinde yaşanan çatışmalar, adaletsizlikler ve ekonomik dengesizlikler, güçlü bir liderliği gerekli kılıyor. Türkiye, tarihi boyunca barışın ve adaletin savunucusu olmuştur. Bu misyonunu sürdürebilmesi için ekonomik, askeri ve diplomatik anlamda daha da güçlenmesi şart.”
Genç Nesillere Mesaj: Güçlü Türkiye İçin Çalışın
Kaymakam Çiftçi, konuşmasında özellikle gençlere de bir mesaj verdi. Türkiye’nin geleceğinin gençlerin elinde olduğunu, onların eğitimde, teknolojide ve kültürde yapacakları atılımlarla Türkiye’yi daha güçlü bir konuma taşıyacağını ifade etti.
“Gençlerimiz, bu ülkenin geleceğidir. Onların tarihini bilmesi, kültürüne sahip çıkması ve dünyayı daha iyi bir yer yapmak için çalışması, Türkiye’yi güçlü bir şekilde geleceğe taşıyacaktır. Güçlü bir Türkiye, sizin omuzlarınızda yükselecek.”
Sonuç: Güçlü Türkiye, Ortak Bir Hedef
Kaymakam Abdullah Çiftçi’nin mesajı, sadece bir konuşma değil, aynı zamanda bir çağrıydı. Güçlü bir Türkiye’nin önemini vurgulayan bu mesaj, ekonomik kalkınma, kültürel dayanışma ve uluslararası işbirliği gibi alanlarda atılması gereken adımları da işaret ediyordu.
Türkiye’nin gücü, yalnızca bir ülkenin refahı değil, tüm Türk dünyasının huzuru, mazlum milletlerin umudu ve dünya barışının teminatıdır. Bu hedefe ulaşmak için herkesin elini taşın altına koyması, tarihimizden ilham alarak geleceğe emin adımlarla yürümesi gerekiyor.
Bu etkinlik ve Kaymakam Çiftçi’nin mesajları, Türkiye’nin güçlü bir devlet olarak neden ve nasıl daha ileriye gitmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Unutulmamalıdır ki güçlü bir Türkiye, güçlü bir gelecek demektir.