Ergeç alacağım başıma püsküllü belamı.
Yaşadığım kentte caminin minaresi de yok,
bilmiyorum doğrusu, ulusundan çok
Bulgar polisine sen hizmet eden imam efendi
nereye çıkıp da okuyacak selamı?…
13 Şubat 1973 yılı – Recep KÜPÇÜ
Ben bir Bulgaristan vatandaşıyım, İsmim Recep Küpçü, Tepeden tırnağa Türkoğlu bir Türk’üm!” Fırsat buldukça, yeri geldikçe Türk olduğunu ama Bulgaristan’da yaşadığını ve oranın bir Türk yurdu olduğunu ifade eder. Anadolu’ya büyük özlem duyar. Anadolu’daki minarelerin gölgelerine bile benden selam söyleyin” diyerek Anadolu’ya olan özlemini dile getirir.
“Ben ki Bulgaristan’da doğmuşum, ama Bulgar değilim, ben ki Türkoğlu bir Türk’üm ama Türkiye’de değilim!” diyen şair; vatana hasret, bayrağa hasret yaşamış, şiirlerinde bunu dile getirmiştir. Hatta belki de bu değerlere hasret yaşadığı için bunların değerini herkesten daha iyi bildiğini de şiirlerinde belirtmiştir.
Şairde derin bir memleket sevgisi vardır. Şair, “Rodoplar” adlı şiirinde “canımın içi” dediği buranın baba kaygısından yoksun çocuklar büyüttüğünü dile getirir ve içinde ayrılıkları, üzüntüleri saklı tuttuğunu belirtir. Küpçü için doğduğu, büyüdüğü ve yetiştiği bu topraklar; içinde fakir ama temiz yürekli insanları barındırır.
PROGRAM
- Açılış
- Recep Küpçünün Biyografisi
- Konuşmacı – Nihat Altınok
- Recep Küpçü’nün Şiirlerinin Tematik Değerlendirilmesi
- Şiirlerinden Örnekler
- Anısına Kur’an-ı Kerim ve Mevlid Okunması
- Dua ve Kapanış
Işık
Karanlıklar gaddar
Karanlıklar esrarlı,
Seni saklar
Onu saklar
Saklar hatta dünyayı
Fakat nasıl saklayamazsa
Tebessümü yüzün kırışığı
Karanlıklar da keza
Saklayamaz ışığı
Işık için bu
En büyük zaferdir
Bir iğne ucu kadar ışık
Koskoca karanlıkları
……çözmeye muktedir.
Son elli yıl içinde,Bulgaristan Türk edebiyatının yetiştirdiği parlak simalardan Recep Küpçü, özgün bir şairdir. Şiirlerinin temel dokusu, Türk halkına yapılan hakaretlerin son noktasına geldiğini duyurmak, insan haklarını savunmak, uluslararası platformda barış ve kardeşliktir.